Şüphesiz Allah hiç bir şeye muhtaç değildir, övülmüştür

Musa demişti ki: “Eğer siz ve yeryüzündekilerin tümü küfredecek olsanız bile şüphesiz Allah hiç bir şeye muhtaç değildir övülmüştür.” İbrahim 8
Ey İsrâil oğulları ve yeryüzündeki insanların tamamı eğer Rabbinize karşı nankörlük etseniz, bilesiniz ki Allah’a hiçbir şekilde bir zarar veremezsiniz. Allah sizlerden müstağnîdir. Allah zengindir. O’nun mülkü çok geniştir. Hamd edilmeye, kulluk edilmeye, övülmeye lâyık tek varlık Allah’tır.
Ama ne gariptir ki insanlardan kimileri Allah’ın âyetlerinden habersiz bir hayat yaşadıkları için, hayatı Allah için yaşamaktan yüz çeviriyorlar. Allah’a kulluk yapmaları gerekirken, Allah’ı razı etmeleri gerekirken başkalarına kulluk etmeye, başkalarını razı etmeye çalışıyorlar.
-BASAİRUL KUR’AN-
Burada Musa (a.s.) ve kavminden bahsedilmesinin nedeni, Mekke’lileri, Allah’ın Hz. Muhammed’i (s.a) kendi aralarından çıkararak onlara yaptığı bu büyük lutfa karşı nankörlük yaptıklarında karşılaşacakları kötü sonuçlara karşı uyarmaktadır. Bu, zamanında yapılmış bir uyarıydı, çünkü o dönemde Mekke’liler kendilerine iletilen mesajı reddederek bu nimete nankörlük yapmaktaydılar. Bu nedenle Mekke’liler burada, İsrailoğullarının Allah’ın nimetlerine nankörlük ve isyan etmelerinin sonucu olan rezil durumlarından ders almaları için uyarılmaktadırlar.
Kureyşliler, İsrailoğullarının isyankar tutumlarının sonuçlarını görebilecekleri için onlara şöyle bir soru yöneltilmektedir: “Size büyük bir nimet olarak gelen mesaja karşı nankörlük gösterip aynı kötü sonu siz de mi yaşamak istiyorsunuz?”
Kureyş’e verilen büyük nimet tabii ki Hz.Muhammed’in (s.a) kendi aralarından çıkmış olmasıdır. O birlikte gönderildiği mesaj konusunda onları sürekli temin etmekteydi: “Bu davetimi kabul edin: o zaman bütün Araplar ve Arap olmayanlar size boyun eğip teslim olacaklardır.
Şükretmekle insan hayatı sağlıklı bir nitelik kazanır. Ruhlar Allah’a yönelmekle arınırlar. İyiliğe karşı şükretmekle dosdoğru olurlar, nimeti verene bağlanmanın huzurunu yaşarlar. Nimetin yokolup gitmesi endişesinden kurtulurlar. Allah için harcadıkları ya da kaybettikleri şeylerin ardından hayıflanmazlar, üzülmezler. Çünkü nimetleri veren her zaman vardır. Üstelik nimet şükürle temizlenir, artar.
-FİZİLALİL KUR’AN-