HÜDA PAR Lideri Yapıcıoğlu’ndan “Global Sumud Filosu korunmalı” çağrısı

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Avrupa Müslüman Forumu tarafından İstanbul Çırağan Sarayı’nda “Filistin Kutsal Mekânlarının Korunması Uluslararası Toplantısı”nda önemli bir çağrıda bulundu. Yapıcıoğlu, “Global Sumud Filosunun mutlaka korunması gerekir.” dedi.

“Bütün dünya görüyor ki insanlar sadece orada bulunduğu için katlediliyor”

Konuşmasına işgalci israilin izlediği bir stratejiyi dinleyicilerin dikkatine sunarak başlayan Yapıcıoğlu, “1948’de israil kurulduğunda aradaki savaşlara Arap-israil savaşları dendi. Sonra yavaş yavaş bu cephe küçültülmek istendi. Dediler ki bu israil ile Filistinliler arasında bir savaştır. Sonra biraz daha küçülttüler. Gazze’ye yönelik bir savaş dediler. Sonra biraz daha küçülttüler. Bu israilin Hamas’la savaşıdır dediler. Sonra biraz daha küçülttüler. Dediler ki biz sadece teröristleri öldürüyoruz. Ama bütün dünya görüyor ve herkes ibretle izliyor ki orada yaşayan farklı dinlere mensup farklı yaşlarda, farklı cinsiyetlerde insanlar sadece orada bulunduğu için katlediliyor. Camiler hedefte, kiliseler hedefte, hastaneler hedefte, okullar, yardım konvoyları, su depoları, gıda depoları her birisi birer birer hedef alınıp vurulmaktadır.” şeklinde konuştu.

“Bu terörizm mutlaka durdurulmalı”

Siyonist rejimin insanlıkla savaştığını ifade eden Yapıcıoğlu, “Bu cepheyi her gün biraz daha küçük göstermek istemesine rağmen her gün biraz daha bu cepheyi genişletmekte ve insanlık adına ne varsa hepsini birer birer katletmektedir. Bu gözü dönmüşlük, bu terörizm mutlaka durdurulmalı.” dedi.

“Gazze’de gerçekleşenin bir soykırım olduğu konusunda bir tereddüt yok”

Konuşmasının devamında Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Suçlarının Cezalandırılması Sözleşmesi’ne atıfta bulunan Yapıcıoğlu, şöyle devam etti: “Bu sözleşme aslında bütün insanlara ve bu sözleşmeye özellikle taraf olan hükümetlere bir sorumluluk yüklüyor. Bugün Gazze’de gerçekleşenin bir soykırım olduğu konusunda bir tereddüt yok. İşte en son iki gün içerisinde yaşadıklarımız: Önce Global Sumud Filosunun amiral gemisi saldırıya Tunus karasularında uğradı, saatler sonra Katar’da ateşkes görüşmelerinin arabulucusu olan Katar’ın başkenti Doha’da ateşkes müzakerelerini yürüten müzakere heyeti hedef alındı. Daha bunun dumanı tüterken Gobal Sumud Filosunun ikinci gemisine bir saldırı daha gerçekleşti.

“Global Sumud Filosunun mutlaka korunması gerekir”

Global Sumud Filosunun ablukayı kırmak ve Gazze’ye ilaç ve gıda götürmek için yola çıktığını belirten Yapıcıoğlu şu ifadeleri kullandı;

Ablukayı kırmak ve götürebildikleri kadar gıda ve ilacı Gazze’ye ulaştırmak için yola çıktılar. Şimdi Global Sumud Filosunun, bu insanlığın vicdanını temsil eden topluluğun 44 farklı ülkeden insanlarının mutlaka korunması gerekir. Katar’daki saldırı bize, Amerika’yı esir alan siyonizmin ne kadar tehlikeli olduğunu, tehlikenin ne kadar büyük olduğunu bize gösterdi. Sadece Amerika’yı mı esir almış? Hayır. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzere pek çok ülkeyi esir almış ve maalesef bazı İslam ülkelerinin yönetimlerini de bugün itibariyle siyonizm esir almıştır.”

“Hürriyet bedel ister ve bu bedelin göze alınmasını gerektirir”

“İnsanlığın yeniden hürriyetine kavuşabilmesi için mutlaka bir bedel ödenmesi gerekiyor.” diyen Yapıcıoğlu, “Hürriyet öyle sadece kınamayla, sadece yalvarmayla, sadece el açıp dua etmekle gelecek bir şey değildir. Hürriyet bedel ister ve bu bedelin göze alınmasını gerektirir. Eğer küresel siyonizm durdurulmazsa ya herkesi köleleştirecek ya da köleleştiremediği insanları ortadan kaldırmanın bir yolunu arayacak. Ben köle olmayacağım, ben hürriyetimi muhafaza edeceğim diyen herkes sesini ve mücadelesini yükseltmelidir.” ifadelerini kullandı.

“Kendi vatandaşlarınıza yapılacak saldırıyı karşılıksız bırakmayacağınızı çıkıp deklare edin”

Yapıcıoğlu, konuşmasını şu ifadelerle sonlandırdı: “Buradan bir çağrıda bulunmak istiyorum: Devletlere, o devletleri idare eden yöneticilere ve uluslararası kuruluşlara Global Sumud Filosunu koruyun. Orada yeni can kayıpları yaşanmasın diye çağrıda bulunuyorum. Kendi vatandaşlarınıza ve küresel vicdanın temsilcisi pozisyondaki oradaki güzel insanlara yapılacak olan saldırıyı karşılıksız bırakmayacağınızı çıkıp deklare edin. Aksi halde bunun sorumluluğunu hep birlikte taşımış olacağız. Evet, zulüm ilelebet devam etmeyecek. İnsanlık vicdanı ayağa kalkınca istediğini elde etmeden oturmayacak diye ümit ediyoruz. Biz o günlerin yakın olmasını temenni ediyoruz.”

Başa dön tuşu