Gazze’de açlık nedeniyle şehid olanların sayısı artıyor!
Filistin Sağlık Bakanlığı: Gazze’de 24 Saatte 6 Kişi Açlık Nedeniyle Hayatını Kaybetti
Filistin Sağlık Bakanlığı, Gazze Şeridi’nde son 24 saat içinde 6 kişinin daha açlık nedeniyle hayatını kaybettiğini açıkladı. Hayatını kaybedenlerin tamamının yetişkin olduğu belirtilirken, açlık sebebiyle şehid olanların toplam sayısı 175’e yükseldi. Bu sayının 93’ünü çocuklar oluşturuyor. Uzmanlar, gıda güvenliği sisteminin çökme noktasına geldiği ve hastanelerin şiddetli yetersiz beslenme ve dehidrasyon vakalarına asgari düzeyde bile müdahale edemez hale geldiği konusunda uyarıyor.
Sabahın İlk Işıklarından Bu Yana 50’den Fazla Şehit
El-Avda Hastanesi (Nuseirat), İsrail güçlerinin Salahaddin Caddesi yakınındaki bir yardım dağıtım noktasına yakın sivil kalabalığa saldırması sonucu 5 kişinin öldüğünü ve 12 kişinin yaralandığını bildirdi.
El-Maydin muhabirinin aktardığına göre, Şucaiyye, El-Tuffah ve Zeytun mahallelerine düzenlenen şiddetli hava saldırılarının ardından arama-kurtarma ekipleri 22 ceset çıkardı. Ayrıca, Gazze’nin kuzeybatısındaki Layalina fuar alanı yakınlarına İsrail saldırısı düzenlendi.
El-Bureyc Mülteci Kampı’nda bir evin İsrail saldırısına uğraması sonucu yaralanan bir kız çocuğu da kurtarılamadı.
Refah’ın kuzeybatısındaki yardım merkezleri yakınında İsrail askerlerinin ateş açması sonucu 9 kişi daha hayatını kaybetti. İsrail’in gıda dağıtım noktalarını hedef almaya devam etmesiyle, bugün şafaktan bu yana ölenlerin sayısı 56’ya ulaştı.
Kızılay Merkezi Hedef Alındı: 1 Şehid, 3 Yaralı
Filistin Kızılay Derneği, Han Yunus’taki ofisinin İsrail tarafından sabah saatlerinde bombalandığını ve bir çalışanın şehid olduğunu , 3 kişinin yaralandığını duyurdu.
22 Bin Yardım Tırı Hala Bekletiliyor
Gazze’deki Hükümet Medya Ofisi, İsrail’in “planlı bir açlık, kaos ve abluka politikası” yürüttüğünü belirterek, 22 binden fazla yardım tırının (çoğu BM ve uluslararası kuruluşlara ait) sınır kapılarında bekletildiğini ve İsrail’in kasıtlı olarak girişlerine izin vermediğini açıkladı.
Ofis, bu ablukanın “tam teşekküllü bir savaş suçu” olduğunu vurgulayarak, İsrail’i ve sessiz kalan uluslararası toplumu sorumlu tuttu. Tırların derhal güvenli bir şekilde geçişine izin verilmesi, sınır kapılarının koşulsuz açılması ve insani yardımların serbestçe akışının sağlanması çağrısında bulundu.