Hizbullah’ın Suriye’deki Gelişmelere Tepkisi: Direniş Güçlü Kalacak

Rasthaber –  Lübnan Parlamentosu’ndaki Hizbullah’ın üst düzey bir
temsilcisi, direnişin gücünü Allah’tan, inançtan, iman ve halkından aldığını ve
Siyonist düşmanın hedeflerini boşa çıkardığını belirterek, Suriye’deki
gelişmelerin ciddiyetine rağmen direnişin gücünü asla etkilemeyeceğini
vurguladı.

Hizbullah’ın Lübnan Parlamentosu’ndaki Direnişe Sadakat
Bloğu’nun üst düzey temsilcisi Hasan Fazlullah, bölgedeki son gelişmeler ve
özellikle Suriye hükümetinin düşüşüyle ilgili yaptığı açıklamada, “Suriye’de
yaşananlar büyük, tehlikeli ve yeni bir gelişmedir. Bu gelişmelerin nereye
varacağı değerlendirilmeye ihtiyacı var.” dedi.

Suriye’deki Gelişmeler Asla Lübnan Direnişini Zayıflatmaz

Hasan Fazlullah konuşmasına şunları ekledi: “Suriye’de
yaşananlardan bağımsız olarak, bu gelişmelerin Lübnan’a ve özellikle direnişe
etkisi hakkında konuşanlar her zaman olacaktır. Gerçek şu ki, Suriye’de olanlar
çok büyük bir gelişmedir ve hiç kimse bunun etkilerini küçümseyemez. Ancak,
Hizbullah, direniş ve direnişi destekleyen herkes için sahip olduğumuz güç
öncelikle Allah’ın lütfudur ve direnişçilerin imanı ile direnişi
destekleyenlerin imanına dayanır. Biz direniş kültürüne ait insanlarız ve inanç,
iman ve bağlılık gücümüzün en önemli unsurlarıdır.”

Hizbullah temsilcisi, “Allah’tan sonra gücümüzü halkımızdan
ve ülkemizden alıyoruz. Düşmana karşı direnen temiz, sabırlı ve kararlı
halkımızdan… Hiç kimse onların iradesini kıramaz. Şehit olan vatandaşlarımız
için hepimiz yas tutuyoruz, ancak bu olaylar halkımızın iradesini kırmadı.
Halkımız, Çarşamba sabahı (ateşkes anlaşmasının başladığı gün), tüm tehditlere
rağmen Güney Lübnan’a döndü; tıpkı 2006 yılında olduğu gibi. Bu nedenle hiç
kimse bu milletin iradesini kıramaz ve direniş, yaptığı tüm fedakarlıklara ve
aldığı tüm darbelere rağmen güçlü bir şekilde varlığını sürdürmüştür.”
ifadelerini kullandı.

Ayrıca, “Suriye’de meydana gelen her olay, ciddiyetine ve
tehlikeli olmasına rağmen, Hizbullah’ı asla zayıflatamaz. Biz Lübnan’ın
evlatlarıyız ve bu ülkeye bağlıyız. Şehit Seyyid Hasan Nasrallah’ın dediği
gibi, ‘Asıl olan Suriye’nin liderliği, ordusu ve hükümetidir. Biz, Suriye
krizinde yardım eden bir taraftık ve yardım etme imkanı olduğu sürece Suriye
halkına yardım ettik.’” dedi.

Direniş İşgalcilerin Hedeflerine Ulaşmasını Engelledi

Hasan Fazlullah şu ifadeleri kullandı: “Gelecekte ne
olacağına dair bir yargıda bulunmak istemiyoruz ve Suriye’deki gelişmelerin
nereye varacağı zamanla ortaya çıkacak. Asıl görevimiz, ülkemizi nasıl
koruyacağımız ve zorlukların üstesinden nasıl geleceğimizdir. Tarih boyunca
birçok zorlu deneyim yaşadık, ancak hepsini geride bıraktık ve direniş bir dağ
gibi sağlam kaldı.”

Hizbullah temsilcisi, Siyonist rejimin ateşkes anlaşmasını
defalarca ihlal etmesiyle ilgili olarak, direnişin kararlı bir irade ve büyük
fedakarlıklarla Siyonist düşmanın saldırılarına karşı durduğunu ve düşmanı
hedeflerine ulaşmaktan, yani Hizbullah’ı yok etmek ve Güney Lübnan’ı işgal
etmekten alıkoyduğunu söyleyerek şöyle devam etti: “Şu anda düşman,
saldırılarını sürdürmeye ve yeni bir denge dayatmaya çalışıyor; ancak direniş,
mevcut aşamada, devletin düşmanın saldırılarına karşı koyma görevini üstlenmesi
gerektiğini ifade ediyor. Hizbullah ise uygun gördüğü çerçevede harekete
geçecektir. Ancak devlet, ordu ve UNIFIL (Birleşmiş Milletler Geçici Görev
Gücü) de üstlerine düşen sorumlulukları yerine getirmelidir.”

Fazlullah sözlerine şöyle devam etti: “Her zaman Lübnan’da
ve uluslararası toplumda, uluslararası kararların Lübnan’ı koruduğu söylenirdi
ama bu sözlerin tamamen anlamsız olduğu ortaya çıktı. Ayrıca sürekli olarak,
‘devlet ülkeyi korumalı’ diyenler var. Biz de devlete diyoruz ki, buyurun.
Geçtiğimiz birkaç gün içinde Siyonist düşman, Güney Lübnan’a defalarca saldırdı
ve vatandaşlarımızdan bazıları şehit oldu. Peki Lübnan devleti bir şey yaptı
mı? Bazıları bize, ‘Kenara çekilin, devlet ülkeyi korusun’ diyor, biz de onlara
diyoruz ki, buyurun görevinizi yerine getirin, ne yapmak istiyorsanız yapın.”