Arap Rejimleri Gazze’deki Savaşın Ardından İsrail ile

Arap Rejimleri Gazze'deki Savaşın Ardından İsrail ile
Sızdırılan belgeler, bazı Arap devletlerinin Gazze'deki savaşı kınarken İsrail ile güvenlik iş birliğini artırdığını ortaya koyuyor. Arap rejimleri
Arap rejimleri – haberin odağı.
Sızdırılan belgeler, bazı Arap devletlerinin Gazze Şeridi’ndeki savaşı kınarken bile İsrail ordusuyla güvenlik iş birliğini sessizce genişlettiklerini gösteriyor. Bu askeri ilişkiler, Gazze’de yeni başlayan ateşkesin denetlenmesinde önemli bir rol oynayabilir.
Son üç yıl boyunca ABD’nin aracılığıyla İsrail ve altı Arap ülkesinden üst düzey askeri yetkililer Bahreyn, Mısır, Ürdün ve Katar’da bir dizi planlama toplantısı gerçekleştirdi.
İsrail ve Hamas, rehinelerin serbest bırakılması ve kısmi çekilme ile sonuçlanacak bir barış çerçevesinin ilk aşaması üzerinde anlaşmaya vardı. ABD’li yetkililer, ateşkes anlaşmasına destek sağlamak üzere 200 ABD askerinin İsrail’e konuşlandırılacağını duyurdu.
Bu güvenlik iş birliğine dahil olan Arap ülkeleri, Trump yönetiminin Gazze savaşını sona erdirmeye yönelik planını desteklediklerini belirtmişlerdi. Plan, yeni bir Filistin polis gücünün eğitilmesini öngörüyor.
İsrail’in Eylül ayında Katar’a düzenlediği hava saldırısının ardından, Katar da dahil olmak üzere bazı ülkelerle olan askeri ilişkiler güçlendi. Mayıs 2024’te üst düzey askeri yetkililerin Katar’daki bir ABD askeri tesisinde bir araya geldiği bildirildi.
Belgeler, İran’ın oluşturduğu tehditin bu ilişkilerin arkasındaki itici güç olduğunu gösteriyor. Ayrıca, ABD ordusunun bölgesel güvenlik yapısının oluşturulmasına yönelik belgeler, bu yapının İsrail ve Arap ülkeleri arasında iş birliğini artırmayı amaçladığını ortaya koyuyor.
Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu tarafından elde edilen belgeler, bu iş birliğinin gizli kalması gerektiğini vurguluyor. Arap liderler, Gazze’deki savaşı kınarken, askeri iş birliğinin devam ettiğine dair sinyaller veriyorlar.
Güvenlik analistleri, Körfez ülkelerinin Gazze’deki uluslararası bir güce destek verebileceğini, ancak kendi askeri güçlerini bu karmaşık göreve adamaktan kaçınacaklarını belirtiyor.