Filistinli 6 Direniş Örgütünden Silah Bırakma Çağrısı Yapan BM Konferansına Karşı Ortak Bildiri!

FHKC, Hamas, İslami Cihat, FDKC, FHKC-Genel Komutanlık ve Halk Kurtuluş Savaşı Öncüleri, iki devletli çözüm ve silah bırakma çağrısını içeren BM konferansına karşı ortak bir bildiri yayınladı. Silah ve direnişin hak olduğunun vurgulandığı bildiride, sözde iki devletli çözüme karşı da tam bağımsız Filistin Devleti hedefi savunuldu. Bildirinin sonunda da Filistin halkının dünya halklarının da desteğiyle bağımsızlığına kavuşacağı vurgulandı.
Filistinli gruplar, yakın zamanda New York’ta sona eren Birleşmiş Milletler Yüksek Düzeyli Uluslararası Konferansı’nın çalışmalarını dikkatle takip etmiştir. Bu konferans, halkımızın tarihindeki kritik ve hassas bir aşamada gerçekleşmiştir; zira siyonist işgal, halkımıza ve Gazze Şeridi’ndeki kardeşlerimize karşı soykırım savaşını sürdürmekte ve insanlık tarihinin en vahşi aç bırakma operasyonlarından birini uygulamaktadır. Bu, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin, liderlerini yargılamak üzere mahkemeye çağırdığı bir dönemde, tam bir uluslararası sessizlik ortamında yaşanmaktadır.
Konferans ve onun sonucunda ortaya çıkan siyasi bildiri, Filistin halkının tam egemenliğe sahip bağımsız bir devlet kurma hakkıyla ilgili önemli içerikler taşımaktadır. Bildiriyi dikkatlice okuduğumuzda, şunları teyit ediyoruz:
1. Gazze Şeridi’nde, çağdaş tarihin tanık olduğu en vahşi savaşlardan birini sabır ve sebatla karşılayan Filistin halkımızın destansı direnişini selamlıyoruz. Siyonist işgalin amansızca yürüttüğü soykırım ve sistematik aç bırakma savaşına karşı bu büyük direniş, saldırının hedeflerini başarısız kılan ve halkımızın yaşama ve direnme hakkını pekiştiren temel dayanağı oluşturmaktadır. Ayrıca, Direniş’in eşitsiz bir savaş ve felaket boyutundaki insani koşullar altında halkımızı savunmada ve ulusal iradesini güçlendirmede oynadığı kahramanca rolü takdirler karşılıyoruz.
2. Uluslararası düzeyde halkımıza ve meşru haklarına destek sağlamak için gösterilen her çaba takdir ve memnuniyetle karşılanmaktadır. Bu, 77 yıldır Nakba’dan bu yana halkımızın yaptığı fedakârlıkların ve direnişinin doğal bir sonucudur ve siyonist savaşın yarattığı yıkımın, halkımıza yönelik uluslararası dayanışma çemberini genişletmesinin ve uluslararası topluma artan baskının doğrudan sonucudur. Bu bağlamda halkımız, bağımsız devletine ve tartışılamaz ulusal haklarına yönelik koşulsuz uluslararası tanınma talep etmektedir. Bu, müzakere edilemeyecek veya ertelenemeyecek siyasi bir zorunluluk ve tarihi bir adalettir.
3. Çözüm yolunun ilk adımı, halkımıza karşı yürütülen bu faşist saldırının ve işgal güçlerinin uyguladığı soykırım ve sistematik aç bırakma suçunun durdurulmasıdır. Buna bağlı olarak Filistin direnişi, elindeki esirler konusunu, ateşkes anlaşması bağlamında, işgal güçlerinin Gazze Şeridi’nden tamamen çekilmesi, sınır kapılarının açılması ve derhal yeniden inşa çalışmalarına başlanması koşullarıyla çözmeye hazır olduğunu teyit etmektedir. Gruplar ayrıca, işgalin sona erdirilmesini ve halkımızın başkenti Kudüs olan bağımsız, tam egemen bir devlet kurma özlemlerinin yerine getirilmesini sağlayacak, uluslararası ve Arap himayesinde ciddi bir siyasi yola girilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
4. Gazze’de halkımıza karşı yürütülen soykırım ve aç bırakma savaşını durdurmak, ertelemeye veya pazarlığa konu edilemeyecek insani ve ahlaki bir görevdir. Bu, halkımızın devlete sahip olma hakkı veya esirler meselesinin çözümü gibi herhangi bir siyasi dosyayla ilişkilendirilmeden derhal hayata geçirilmelidir. Halkımızın yaşam hakkı tehlikeye atılmamalıdır.